10 Temmuz 2014 Perşembe

Anne derken?

Bir bebeğin büyürken geçtiği her gelişim basamağı anne için başka heyecan… İlk adımlarını attığında çok mutlu olmuştum ama 15 aylıkken “anne” dediğinde ilk defa, yaşadığım anlatılamaz. O günden sonra bol bol söyledi zaten. Hatta günde yüzlerce defa… Her seferinde ayrı bir mutluluk tabi ki…


Son dönemde fena halde “anneci”… Tatile annemlerle birlikte kalabalık olarak çıktığımızda bu durum zirve yaptı. Her gün, her şeyiyle birebir ilgilenen annemi bile yanına yaklaştırmaz oldu. Oynarken dede, baba iyi ama yemek yemek, bez değiştirmek, giyinmek, uyumak gerektiğinde hep aynı şey, “ı-ıh, anne”… Benim için çok zor olmadı, eğlenceli bile denebilir, zaten kısa süre, bir de annem ona fark ettirmeden yapmaya devam etti.

Tatilden dönünce hayat değişti. Bir gün sonra annemlerle yazlığa gitti. Dora etkilenir mi bilmiyorum ama bizim için zor bir dönem başladı. Sürekli fotoğraflarına bakıp videolarını izliyorum. Ona, sosyalleşmek ve biraz açık havada, doğal ortamda zaman geçirmek açısından iyi geleceğini düşünerek kendimi avutuyorum. Çocukların ilk üç yıl anne bağımlılığı bilinen bir gerçek. Dış dünyaya bağlantılarını anneleri sayesinde kuruyorlar, güvenmeyi anneleriyle öğreniyorlar. Bu nedenle anneyle iyi bir iletişim kurmak çok önemli, düzenli olarak paylaşım da bulunmak da tabi. Bunları düşünerek bir de onu özlemek zor. Kendime zaman ayırmaya çalışıp gün sayarak sabrediyorum…