16 Mart 2015 Pazartesi

Masal evi

Çocukların iki yaşından sonra müze gezmeleri gerektiğini düşünüyorum. Sergilenen eserlerin tamamını anlamasalar da ortamı görmeleri, algılamaları açısından iyi bir deneyim olacaktır. Dora’yı da bir süredir müzeye götürmeyi planlıyordum ama başlangıcı hangi müzeyle yapacağıma karar verememiştim. Hala aklımda kalabalık bir liste var ama açılışı yaşına uygun olan bir müzeyle, “Oyuncak Müzesi”yle yaptım. Aslında üç buçuk yaşındaki oğlunu müzeye götürdüğünde tecrübelerini anlatan bir arkadaşım oyuncak müzesinin çocuklar için uygun olmadığını düşünmeme sebep olmuştu. Küçük afacan önce ilgilenmiş, oyuncaklara dokunmak, onlarla oynamak istemiş ama sadece görebileceğini öğrenince sıkılmış ve ilgisi azalmış. Bu nedenle müze gezmenin yanında birr aktivitenin olmasının da çocukların ilgisini biraz daha uzun tutmak için gerekli olduğunu düşünüyordum. Hafta sonu oyuncak müzesinde “tahta oyuncak boyama atölyesi”nin olduğunu öğrenmem karar vermemde oldukça etkili oldu.
 

 

 
Tüm aktivitelerde olduğu gibi Dora’nın uyku ve beslenme saatlerini düşünerek öğleye doğru gittik. Önce müzeyü gezdik. Sunay Akın’ın ailesinden kalma beş katlı eski bir köşk, çok etkileyici bir bina, masal gibi. Dora’dan çok biz etiklendik. Çocukluğumuzu hatırlatan oyuncakların benzerlerini görmek heyecan vericiydi. Dora meraklı meraklı bakıp sorular sordu. Oyuncak olduklarını algıladı ama çok da oynamak istemedi, sergilenenlerin değerli olduğunu anladı sanki... En komiği “müze” kelimesi onun için bir şey ifade etmediğinden ses çağırışımıyla müziği hatırlatmış. Ne söylesem fark etmedi, sürekli “anne müzik niye yok?” diye sorup durdu.

 
Müzedeki oyuncakların sayısı ve çeşidi konusunda sınır bulunmuyormuş. Oyuncak müzesinden içeri adımınızı attığınız anda sizi masalsı bir dünya bekliyor. Evcilik oynadığınız bebeğiniz, kurşun askerleriniz, metal arabalarınız, çocukluğunuz, anılarınız... Sunay Akın, yurt içinden ve yurt dışından yaklaşık dört bin adet antika oyuncak toplamış. En eski oyuncak 1817 yılına ait, Fransa`da yapılan bir oyuncak keman… 1820 yılında Amerika`da yapılan bir bebek, yine aynı ülkeden 1860 yılına ait misketler, Almanya`da yapılan yüz yaşında teneke oyuncaklar ve porselen bebekler müzenin en eski eserleri arasında.


Müzeyi gezdikten sonra katıldığımız oyuncak boyama atölyesinde kendimize birer tahta oyuncak alıp keyfimizce boyadık. Dora bu kısımdan çok hoşlandı. Kendi boyadağı oyuncağı elinden bırakmadı, tüm gün. Böyle şeylere değer vermesi beni çok mutlu ediyor. Beraber keyifli bir gün geçirmek için harika bir fikirmiş...
 
 

 


 

 
 

1 yorum:

  1. gitmeyi çok istiyorum ama elleyemeyecek diye tedirginim..bakalım yakındır ziyaretimiz :)
    http://loveandsmile.wordpress.com/

    YanıtlaSil