Başını
rahatça tutabiliyor, sese doğru çevirebiliyor artık. Çok büyük bir özgürlük
onun için, bakabileceği şeyleri kendi seçiyor. Yüzüstü yatınca da omuzlarını
kısa süreli de olsa kaldırabiliyor, dünyayı düz görmek hoşuna gidiyor. Kucağımızda
dik oturabiliyor, sırtüstü yatmayı sevmiyor artık.
Geveze
kızımın dili iyice açıldı. “Agu”ların yanına kendi çapında “buuu”lar, “püff”ler
eklendi. Ses çıkarınca kendi de mutlu oluyor ama asıl bizi nasıl mutlu ediyor. Sohbete
katılmaya çalışıyor, gülümsüyor. Artık aktif bir birey oldu kuzucuk. Şarkı duyunca
ritim tutar gibi sesler çıkarması o kadar şirin ki.
Yeni
keşfi elleri, daha fazla hakim artık ellerine, sürekli emmek istiyor. İki elini
birleştirebiliyor. Ufak ufak oyuncaklarını tutmaya başladı, iki eliyle
yakalayıp ağzına götürebiliyor. Tatlarına bakmayı çok seviyor. Ayaklarına da
daha hakim artık, sürekli bir tekmeleme çabası içinde. Tam dönemese de
gövdesini bir tarafa çevirebiliyor, sırtüstü yatarken yatakta yer
değiştirebiliyor.
Bu ayın
en büyük zaferi de beşikten kurtulduk, henüz yatağına geçemedi ama sürekli
sallanan o beşiğe de ihtiyacımız kalmadı. Yazlık için bir park yatak aldık, bir
haftadır onun içinde uyuyor, bizim odamızda. İlk iki gece çok zor oldu, sürekli
uyandı, sallanmak istedi, sonra alıştı. Artık sallanan sandalyede birkaç dakikada
uyuyor, yatağa koyuyorum, uzun süre uyuyabiliyor. Beşik çok rahattı ama Dora’yı
sallanarak uyumaya alıştırdığı için sıkıntılı olmaya başladı, artık boyutları
da küçük geliyordu. Uzun süre park yatakta uyumasını istemiyorum, sonuçta
yatağı pek de ortopedik değil ama odayı ayırmayı da göze alamıyorum. Aslında bir
aylıkken birkaç günlüğüne de olsa odasında yatırmıştım ama sonra uyku düzeni
karışınca yine yanımıza aldım, şimdi de ben ayrılamıyorum. Böyle gözümün önünde
iyi geliyor. Şimdiki hedef kendi kendine uyumaya alıştırmak, bakalım onu ne
zaman yapabileceğiz, henüz uykusu gelse de kısa süreli de olsa kucakta
uyuyabiliyor.
Dördüncü
ay daha rahat ve keyifli geçti, ona iyice alıştık, tabi o da bize… Artık
hayatımız da düzene girdi. Bahar geldi, açık havada zaman geçirmeye başladık. Küçük
küçük bize oyunlar yapmaya başladı. Herhalde en zor zamanları geçirmiş
sayılırız, umarım bundan sonra daha keyifli günler bekliyordur bizi…
4.ay
bebek gelişimi
Her
gün biraz daha büyüyen bebeğin fiziksel gelişimi de hızla devam etmektedir. Saç
rengi ve şekli de muhtemelen değişmeye başlamıştır. Geçen birkaç hafta boyunca
bebeğin doğumdaki saçları dökülmeye ve yerine yeni ve kalıcı saçlar çıkmaya
başlamıştır. Göz rengi de bu dönemde değişebilir. Çoğu bebeğin doğum sonrası
mavimsi olan göz rengi koyulaşmaya başlar. Eğer 6. ayda hala mavi gözlü ise,
gözlerinin renkli kalacağından emin olunabilir.
Bu
ayın sonunda bebek kafasını tamamen dik tutabilir ve karnının üstünde yatarken
90 derecelik açıyla kafasını yerden kaldırabilir. Ayrıca kafasını her yöne
çevirebilir ve sırtüstü yatarken kaldırabilir. Çenesini omuzlarına dayayarak
ayaklarına bakabilir. Kasları gelişip güçlendikçe, bebeğin vücudu da
toparlanmaya başlar. Karnı üzerinde yatarken, tek kolunun üzerinde başını
kaldırabilir. Bu ve bundan sonraki iki ay boyunca beden kısmındaki kaslar daha
da güçlenecektir. Tam olarak ters dönemese de, bebek bu ay en azından bir yana
doğru dönebilecektir; diğer tarafa dönmek içinse biraz daha gelişmesi
gerekmektedir. Birçok bebek bu gelişmeden sonra, tam olarak dönmeye başlar.
Artık
sırtüstü yatarken ellerinden tutulduğunda kafasını ve bacaklarını kaldırıp
oturmaya çalışır. Şimdilik tek başına oturamasa da ufak bir yardımla bunu
becerir ve buna bayılır. Yine de, hala sırtından destek vermek gerekir, çünkü
şu an ancak kafasını dik tutabilmektedir. Ay sonunda, gövde kasları sayesinde
ufak bir destekle kucakta dimdik oturabilecektir.
Bebekler
tekme atmaktan çok hoşlanır; bacaklarını elleri ile ayaklarına veya dizlerine
dokunabilecek kadar havaya kaldırabilir. Daha sonraki aylarda ise bu bacaklar
tüm ağırlığını kaldırabilecek güce erişir. Ayakları yere basacak şekilde dik
tutulursa, belki ayakta bile durabilir. Bebek giderek daha istemli hareket
etmeye başlar, “yeni doğan refleksleri”nin çoğu artık kaybolur. Yorgun olduğu
zamanlar hariç, pek çok hareketi daha akıcı ve daha kontrollüdür.
Tükürük
akmasının genelde diş çıkarmayla bağlantılı olduğu düşünülür. Ancak bu çok
kesin bir bağlantı sayılmaz. Bazı bebeklerin bu ay bir dişi patlayabilir, ancak
genelde ilk diş 6. aydan önce çıkmaz.
Bu
ay mutluluk verici bir başka gelişme de bebeğin nihayet gece boyunca
uyumaya başlamasıdır, gece uykuları 10-11 saate çıkacak, gün içinde de iki-üç
saat uyuyacaktır. Bebeğin uykuya daha kolay dalabilmesi için, yorgunluk
belirtisi göstermeye başlayınca yatağına yatırmak gerekir. Gözlerini ovuşturmak
ve oyuna karşı isteksiz tavırlar bu belirtilerin başında gelir. Yalnız,
yorgunluk bazı bebekleri daha hareketli ve heyecanlı yapabilir. Parmak emme,
sinirli tavırlar, genel huzursuzluk uykulu bebekte hemen fark edilir.
Bebeğin
duyuları da düzenli olarak gelişmektedir. Ay sonunda artık her şeyi renkli
görmeye başlar. Bakışlarını kolayca odaklayabilir ve 3 metrelik görüş alanı
içindeki her şeyi görebilir, ancak yine de 50 cm önüne bakmayı tercih eder.
Bakışlarındaki şaşılık azalmıştır ve hareket halindeki bir nesne veya insanı
çok rahat takip edebilir. Bebeğin el-göz koordinasyonu da gelişmektedir. Bir
nesneye bakarken ellerini ona doğru uzatır ve parmaklarını olabildiğince açar.
Tutma isteği son derece güçlüdür ve eline geçirdiği her nesneyi daha ustalıkla
tutabilir.
Kulağı
ise artık neredeyse bir yetişkin kadar net duyar. Zayıf ses ile güçlü olanı
ayırt eder ve müzik sesine cevap verir. Ayrıca artık ses çıkarmaya da
isteklidir. Bazı sesleri sanki unutmamaya çalışırmış gibi tekrar eder. Bunların
çoğu tek sesli hecelerdir ve aylar sonra bu sesler birer kelimeye, gurultular
ise, kıkırdamaya, gülücüğe ve çığlıklara dönüşür. Ayrıca gıdıklandığında yüksek
sesle gülecektir. Bu ‘gıdıklanma tepkisi’ daha önceki dönemde görülmez, bu
yüzden bazı uzmanlar bunu sosyal bir gelişim olarak kabul eder. Bebekler bu
dönemde her türlü uyarıya açıktır, bu yüzden bulunduğu çevreyi zenginleştirin.
Koku duyusu onlar için oldukça önem taşır. Çiçek, sabun, meyve gibi şeyleri
kokladığında vereceği tepkileri izlemek de oldukça keyifli olacaktır.
Bebeğin
gülüşü de geçen aydan beri gelişmiştir. Artık aile bireylerini veya diğer
tanıdığı yüzleri gördüğünde sevinç gösterileri yapar. Anneyle veya tanıdığı
diğer kişilerle “konuşmak” en sevdiği şeylerden biridir. Yaptığı her yeni
numaranın onaylanması çok hoşuna gidecektir. Etrafındakilerin farklı bir birey
olduğunuzu anladıkça ilişkiler de yavaş yavaş yeniden biçimlenecektir. Artık
her istediğinin yerine getirilemeyeceğini öğrenmektedir.
Bebeğin
kendisini ve çevresindeki dünyayı keşfederken, onun bu yeni çabalarını sabırla
izleyip ve bu güzel dönemin tadını çıkarmak gerekir. Onunla oynamak, şefkat
göstermek önemlidir. Anne ve bebeğe yakın olan diğer kişiler bebeğin ruhsal
gelişiminde önemli bir yer tutar. Oyuncakla oynamak ne kadar hoşuna giderse
gitsin oyuncak hep aynı tepkiyi verir. Oysa insanlar değişkendir ve o bundan çok
şey öğrenir.
Merhaba, bloğunuzu yeni keşfettim ve bir hızla okumaya başladım. Kızım Arya 4,5 aylık ve sizin geçtiğiniz yolları, sizi büyük keyifle okuyarak geçiyoruz. Sade ve içten paylaşımlariniz için teşekkürler.
YanıtlaSilÖzlem
Merhaba, ilginiz beni çok mutlu etti. Kitabım da çıktı, daha rahat okumanıza yardımcı olabilir. Çok güzel bir süreç, büyüdükçe daha eğlenceli bir hal alıyor. Kızınıza ve size mutlu günler diliyorum. Sevgiler
Sil