Geçen
yazdan başlamıştım seceğim okul için araştırmalara, eylül gibi karar vermiştim.
Aslında kalbimden geçen oyun grubundan tanıdığı için Gymboree’ye devam
etmesiydi. Okul öncesi gruba 30 aydan sonra almaya başlamaları, okul yarım gün
olduğundan annemler yazlığa gittiklerinde öğleden sonraları ne yapacağım gibi
çekincelerim olduğu için listeye alamamıştım ne yazık ki. Beraber gittiğimiz
bir kaç kreş görüşmesi sonrasında annem de Gymboree’ye gitmesini istediğini
söyledi. Yine beraber gittiğimiz bir oyun grubu çıkışında Gymboree’nin
yöneticisi olan hanımefendi “Dora’yı artık okul öncesi gruba alalım” diye söyleyince
ben hemen “evet, bence de alın” dedim. Artık oyun grubunun ona yetmediğinin
farkındaydılar. Dora iri bir çocuk olduğu için yaşının küçük olabileceğini
düşünmemişti, oysa ki bunu söylediğinde henüz 22 aylıktı. En sonunda ikinci
dönem başladığında, Dora 25 aylık olduğunda, deneme için derslere katılmasının
uygun olacağına, uyum sağlarsa devam edebileceğine karar verdik. Öğleden
sonralar hala sorundu ama annem içine sinen okul olması için yazlığa gitmemeyi
bile teklif edince her şey biraz daha kolaylaşmış oldu. Ben bir kaç oyun ablası
için arayışa girmiştim aslında...
Bir
süredir oyun grubuna gitmediği için Dora çok özlemişti okulunu. Giyinip her
dışarı çıktığımızda “Gymbo’yaaa” diye istediğini söylüyordu bize. Bu sabah için
ben de hastaneyi ayarladım, çantamızı hazırladık ve okul için yola çıktık.
Gittiğinde çok mutlu oldu. Bildiği ortamda tanıdığı insanlar tarafından çoşkuyla
karşılanmak çok hoşuna gitti. Öğretmenlerine sarıldı öptü önce, daha sonra oyun
salonuna gitmek istedi ama bu defa sınıfa gitmesi gerekiyordu. Şaşırdı biraz,
yeni girdiği her ortamda yaptığı gibi bolca gözlemledi, sadece ona söylenenleri
yaptı. Kendi kendine kazandığı bir koruması var, çok iyi bir gözlemci ve
gördüklerini ayrıntılarıyla kaydedebiliyor. Eminim birkaç gün sonra daha aktif
olacaktır. Zaten öğretmenlerine ve ilk gün olduğu için çocukları bir kenarda
olan annelere bu günkü hali bile fazla “girişken” geldi.
Ders
bittikten sonra Dora’nın kendinden en az altı ay büyük çocukların olduğu bu
grupta sorun yaşamayacağına emin olduk ve kaydını yaptırdım. Arlet öğretmen
onlara güvendiğim için bana teşekkür etti ama aslında Dora’yı küçük yaşta kabul
ettikleri için ben onlara minnettar oldum. Yeşilköy Gymboree’nin tanıdık ortam
avantajıyla birlikte uluslararası bir kurumun şubesi olması ve derslerin İngilizce
ilerlemesi benim için de her zaman tercih önceliği sağlıyordu. Görüşmek için
gittiğim diğer kreşlerde üç yaştan önce yabancı dil eğitimine başlanmıyordu.
Ama şu anda her şeyi o kadar hızlı öğreniyor ki, bu dönemi kaçırmak
istemiyorum. Bence yaşına göre zaten düzgün bir Türkçeyle konuşuyor, kelime
hazinesi oldukça geniş, zamirleri, edatları uygun kullanıyor ve cümle
yapılarını doğru kurabiliyor. Yabancı dil öğrenmesinin ana dilini bozacağını
sanmıyorum. Derslerde sınıflarda iki ya da üç öğretmen oluyor, müzik, sanat,
dans ve jimnastik sınıfları ayrı ve bence oldukça başarılı. Diğer kreşlere göre
belki biraz daha maliyetli olacak ama değeceğine eminim.
Uzun
süredir aklımda olan bir günü de böylece iyi şekilde atlattık. Önünde uzun bir
eğitim dönemi olan kızımın ilk onu günü unutulmazdı. Umarım okula her zaman
mutlulukla gider ve hep isteyerek öğrenir. Bizim kuşağımızın klasik aileleri
gibi akademik bir beklentimiz yok Dora’dan, sadece iyi hissettiği şeyleri
yapmasını diliyorum. Öğrendiği her şey onu
mutlu etsin yeter, başarı nasılsa gelecektir…
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder