3 Ekim 2013 Perşembe

Bebeklerde reflü

Reflü konusunda Dora’yla bir sıkıntı yaşamadık ama bu aralar etrafımda reflü tanısı alan, tedavi verilen çok bebek oldu. Aslında birçok bebek için söylenir, “çok kusan bir çocuk”, “sürekli kusuyor” gibi cümleler… Eskiden böyle tanımlanır, geçici çözümler üretilmeye çalışılır, bir süre sonra da kusmalar azalırdı. Son dönemde erkenden reflü tedavisi verilmeye başlandı. Biz pediatristlerin aceleci davranmamızla birlikte annelerin de daha araştırıcı olmalarının ve kusmanın biran önce durmasını istemelerinin de payı var. Ben medikal tedaviden önce basit koruyucu önlemlerin denenmesi gerektiğine inanıyorum. Fizyolojik kabul edilebilen ve kendinden düzelecek bu durumda ilaç için acele etmiyorum.

 
Gastoözefageal Reflü Hastalığı
Reflü mide içeriğinin (salgılar, mide asidi ve gıdaların hazmedilmesini sağlayan pepsin maddesi) yemek borusuna geri kaçmasıdır. Normalde gıdaların yemek borusundan mideye geçmesinden sonra, yemek borusuna geri gelmemeleri gerekir. Ama reflü hastalığında bu düzen bozulur.

Bebeklerin çoğu mama yedikten veya süt içtikten sonra yediklerini çıkarırlar. Bazı bebeklerde bu aşırıdır ve çok sık meydana gelir ve bu durumlarda bebeğin reflüsü olduğu söylenir. Bu durum midedeki yiyeceklerin yemek borusuna veya ağız içine geri atılmasıyla meydana gelir. Bebeklerde reflünün sık görülmesinin nedeni; gıdaların mideye geçişine izin veren kapakçık mekanizmasının henüz yeterince çalışmıyor olması ve bebeklerin çoğunlukla yatar pozisyonda olup, sıvı gıdalarla beslenmesidir.

Bebeklerde yediklerini çok sık çıkardığında ebeveynler telaşlanarak doktora başvurma ihtiyacı duyarlar. Fakat bebeklerin ve çocukların çoğunda herhangi bir anatomik sorun yoktur ve çocuğun gastrointestinal sisteminin tam gelişmemiş olmasına bağlı olarak gelişir. İlk yaş içindeki bebeklerde reflü yaşamın ilk aylarından itibaren başlar ve 4. ayda maksimum düzeye ulaşır. Belirtiler 12. aya doğru büyük ölçüde kendiliğinden geriler ve 12 ile 24. ay arasında sıklıkla tamamen ortadan kalkar. Dolayısı ile anne ve babaların bebeklikteki reflü benzeri şikayetlerden çok korkmamaları ve bu durumun bebeğin gelişimi ile birlikte birkaç yıl içinde kendiliğinden geçebileceğini bilmeleri gerekmektedir.

Bebeklerde sıklıkla görülen reflü, fizyolojik olarak nitelendirilir ve hastalık olarak kabul edilmez. Bu bebeklerin gelişiminde ve kilo almasında bir sorun olmaz. Sadece sık olarak kusmalar gözlenir. Bebeğin büyümeye başlamasıyla (özellikle yürümeye başladığı bir yaşına doğru); katı gıdalara geçilmesi ve kendi başına dik şekilde oturmaya başlamasıyla kendiliğinden belirtiler azalarak, reflü ortadan kalkabilir. Böyle bebeklere tedavi gerekmez. Ancak kusmalar şiddetini ve sıklığını arttırıyor, bebek kilo alamıyor, solunum yolu şikayetleri yoğunlukla yaşanmaya başlanıyorsa; bir çocuk doktoruna başvurarak çocuk takip edilmelidir.

Reflü, pek çok farklı belirtiyle kendini gösterdiğinden ve diğer organları da etkilediğinden birçok hastalıkla karıştırılabilir. O nedenle belirtilerini çok iyi bilmek gerekir. Tekrarlayan üst solunum yolu enfeksiyonları, geçmeyen ses kısıklıkları, hırıltılar, öksürük gibi solunum yolu belirtilerinde, reflü hastalığı ihtimali düşünülmelidir. Bebekler ve çocuklar dertlerini tam olarak anlatamadıklarından reflü belirtilerini tespit etmek zor olabilir. En sık belirtiler, sık veya tekrarlayan kusmalar, yanma, gaz veya karın ağrısıdır. Fakat bunun yanında daha nadir olarak da tekrarlayan kolik tarzda karın ağrıları, sık gaz çıkarma, beslenme sorunları, gelişimde yavaşlama, apne, sık pnömoni atakları görülebilir.

Tedavide unutulmamalıdır ki bebeklerin çoğunda reflü kendiliğinden düzelmektedir. Verilen tedavilerin çoğu reflüyü düzeltmez, sadece belirtileri geçirmeye yönelik tedavilerdir. Yeterli zaman verildiğinde reflü de kendiliğinden düzelecektir. Bebekler yaklaşık 6. ayda desteksiz oturmaya başladığında reflüsünü daha iyi olduğu görülecektir. Çocuk yaklaşık 12. ayda yürümeye başladığında bebeklerin çoğunda tamamen kaybolacaktır.

Pozisyon: Reflüyü azaltmak için doğru pozisyon önemlidir. Bebekler yemek yedikten sonra karınları üzerine baş yukarıda olacak şekilde yatırarak tutmak reflüyü azaltacaktır, bu reflü için en uygun pozisyondur. Fakat bebeklerin hepsi bu pozisyonda durmak istemezler ve ağlarlar, bu durumda bebeği sırt üstü başı biraz yukarıda olacak şekilde yatırmalıdır. Çocuğu bu şekilde tutacak yastıklar ve yataklar mevcuttur. Bu yastık ve yataklar yardımıyla çocuk istenilen pozisyonda tutulabilir. Bebeğin ağlaması reflüyü artırabilir, çocuklar ağlarken karın kaslarını kasarlar ve bol miktarda hava yutarlar. Bu durum reflüyü daha da artırır.

Diyet tedavisi: Anne sütü ile beslenen bebeklerde reflü belirtileri daha az görülmektedir. Bebeklerde mama değişikliği yapıldığında genelde daha az reflüsü olduğu görülür, fakat bu durum genelde geçicidir. Genelde bebekler değişikliğe rağmen anne sütü bile alsa kusmaya devam ederler. Bazı ebeveynler tahıl ürünleriyle mamayı katılaştırarak vermeyi tercih ederler. Bu durumda mama ağırlaşarak çıkarılması daha zor olur. Fakat bu daha çok anne sütü ile beslenen bebeklerde zordur. Biberon ile beslemede de mama katılaştığı için zorluklar yaşanabilir. Bebek biberondan mamayı çekemediğinde daha fazla hava yutarak reflüyü artırabilir.

Katı yiyeceklerle ve kaşıkla beslenmeye geçildiğinde reflü daha az olacaktır. Katı yiyeceklerin çıkarılması daha zordur. Ebeveynlere daha sık aralıklarla ve daha az mama veya süt ile beslemeleri önerilir. Fakat bebekler genelde az mamayı kabul etmeyerek ağlarlar. Bu durum reflüyü daha da kötüleştirebilir. Çocukların yalancı emzik kullanmaları da reflü tedavisinde faydalı olabilir. Emzik çocukta tükrük salgısını artırır ve barsak hareketlerini artırarak reflü olasılığını azaltır. Çocuğunu anne sütüyle besleyen annenin çok fazla kafeinli içecekler tüketmesi veya çocuğun sigara dumanına maruz kalması da çocukta reflü şikayetlerinin artmasına yol açacaktır.

İlaç Tedavisi : İlaç tedavisi gereken çocuklarda antiasid tedavisi, H2 reseptör blokörleri, proton pompa inhibitörleri ve kullanılabilmektedir. Bu amaçla en çok kullanılan medikal ilaçlar; Alginatlı antiasidler (Gaviscon® infant toz), H2 reseptör blokörleri (Zantac® süsp.) ve bazen ek olarak prokinetik ajanlar (Motilium® süsp.)'dır. Çocuklarda H2 reseptör blokörleri ve proton pompa inhibitörleri kullanılabilmektedir.

Cerrahi: Çocukların büyük çoğunluğunda reflü tedavisi için cerrahiye gerek kalmaz. Tedaviye gerek görülen çok az çocukta da en fazla uygulanan tedavi Nissen funduplikasyonudur. Bu ameliyatta midenin üst kısmı yemek borusunu çevresine sarılır. Böylece mide kasıldığında sarılan kısım da kasılarak yemek borusunu kapatır ve geri kaçışı engeller.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder